İncinme Nedir ? Ben incindim deildiğinde "ben" kimdir ? .Çocukluğumuzdan beri yaşadığımız anne babalarımızdan başlayarak psikolojik incinmelerimizi ele alalım. Bu incinmeler rekabet ve kıyas sonucu okul yıllarında da devam eder ve yaşam boyu sürer. Kişi bilinçli olarak fark etmese bile tüm insanların derinden incindiğini bilir ve bu incinmelerden çeşit çeşit nevrotik davranışlar ortaya çıkar.
Tüm bu incinmeler bilinçtedir, kimi gizli olarak kimi farkında olarak, dolayısıyla kişi incindikçe etrafına duvar örer ve daha fazla incinmemek adına ilişkilerden kaçınır. Burada korku ve gittikçe artan yalnızlık duygusu vardır. Kişinin geçmişteki incinmelerden özgür olması ve asla bir daha incinmemesi mümkün müdür ?
Çocukluğumuzdan itibaren her birimiz kendimiz hakkında imajlar geliştirdik. Türk olmak, Asyalı olmak, ev hanımı, doktor olmak üstümüze yapıştırdığımız etiketlerimiz, imajlarımızdır. Böylece "ben" kişinin kendisi hakkında oluşturduğu bir imaj haline gelir. Bundan dolayıdır ki kişi kendisi hakkında iyi bir doktor, konuşmacı , yazar imajını benimsediğinde ve bu imaja bir eleştiri ya da kınama geldiğinde aslında kınanan ve incinen " ben" in kendisi değil " ben" hakkında benimsenmiş olan imajdır.
Örneğin, kişi imajını aptal olmadığı şeklinde inşa etmişse ve birisi kendisine aptalsın dediğinde "ben" incinir. Kişi imajı ve incinmeyi ömür boyu taşır, daima incinebileceği endişesiyle insanlarla arasına mesafe koyar ve kendisine aptal denebileceği ya da aptal yerine konulabileceği durumlardan kaçar. Böylece kişi bu incinmelerden korunabilmek için "bir şey" olarak doyuma ulaşmaya çalışır ve incinmemek adına olmak istediği kişi olma girişimlerinde kendisini başkalarıyla kıyaslamaya başlar.
İçsel olarak oluşturulmuş olan ve "ben" denilen imajı korumak adına bilinçsiz bir eylemle, ne zaman bir psikolojik eleştiri veya saldırıya maruz kalsa " imajı" savunma ve koruma sirkülasyonuna girer.
Ani tepkilerinize dikkat edin. Birinin size yönelttiği bir eleştiri ya da hoşunuza gitmeyen bir kelimenin arkasındaki duygu sizi ne yönde rahatsız ediyor ? Kendiniz hakkında tutunduğunuz imajlar neler bunları görün.
Konuyla ilgili bir kitapta okumuş olduğum bilgiyi sizlere aktarmak isterim;
Kişiye "ben" adına yöneltilen bir eleştiri ya da kınama geliyorsa ve kınanan kişi söylenenleri tüm farkındalığıyla dinliyorsa karşısındaki kişiye tepki vermez. İmajı ve tepkiyi hareket ettiren şey tüm farkındalıkla o anda olmamak ve dinlememektir. Diyelim ki, benim kendim hakkında tüm dünyayı dolaştığım ile ilgili bir imajım var ve gittiğim ülkelerde çeşitli konuşmalar yapıyorum . Sen geliyorsun ve diyorsun ki; sen bir konuşmacı olabilirsin fakat diğer öğretmenler ya da liderler kadar etkili değilsin. Ben burada tüm söylenenleri tam bir farkındalıkla dinlerim.
Biliyorum ki tepkilerimizi oluşturan dikkatsizliğimizdir. Tembel bir zihin karmaşık, rahatsız, hiçbir şeyle yüz yüze gelme cesareti olmayan, hiç bir şekilde kapasitesini kullanmamış bir beyin, böylesi bir farkındalığı gösterebilir mi ? Tüm farkındalığın olduğu yerde " aptal" kelimesi anlamını yitirir. Çünkü farkındalığın olduğu yerde tepki olmaz.
Böylece anlıyoruz ki " incinen " imajları gözlemlemek ve yapıştırdığımız etiketlere verdiğimiz ihtimamları su yüzüne çıkarmak, verdiğimiz tepkilere ışık tutacaktır. Bu yolla geliştirdiğimiz farkındalıkla birlikte aslında "asıl olan ben" in "imajların " dışında bir öz olduğunu görebileceğimizi umuyorum.
Farkındalıkla Kalın
Sevgiler Açelya